8 Nisan 2014 Salı

ULUDAĞ EKONOMİ ZİRVESİ

ÜLKEMİZİN DAVOS’U
Başlangıçta bölgesel konu ve katılımcılar ile yola çıkan UEZ bu sene küresel konu, konuşmacı ve katılımcıları ile 3. Kez Uludağ’da gerçekleşti. Gündemden sıyrılıp geleceğin konuşulduğu 2 günde Uludağ’ın bol oksijenli havasından da bolca istifade ettik.


Başbakan yard. Sn Ali Babacan, Maliye Bakanı Sn. Mehmet Şimşek’inde katıldığı zirvede bir çok işadamı ve patron ile görüşme şansı buldum.

Zirveden ve görüşmelerden edindiğim bilgileri kısa başlıklar ile yazmaya çalışacağım.

İlk olarak ülkemiz adına sevindirici bir haber;
Türkiye G20 dönem başkanlığını 1 aralık 2014 ten itibaren devralıyor olması.

Gelişmekte olan ülkeler küresel ekonominin lokomotifi olacaklar. Türkiye’nin  sosyal güvenlik reformunu gerçekleştirebilen ender ülkelerden biri olması gurur verici bir gelişme. Hatta gelir dağılımını en hızlı düzelten ülke ünvanına sahip olmuşuz.

Cari açıkta konusunda da güzel haberler var.
Kısa vadede mali disiplinin sağlanması ve bütçe açığının düşük düzeyde kalması ve kamu borcunun %35 düzeyinde olması (net%15 ve TL ).

Çevre konusunda da, Jeotermal, biokütle, rüzgar ve güneş enerji yatırımlarına öncelikler verilmesi gündemin önemli maddeleri olması. En önemli güzellik te enerji verimliliğine yönelik yatırımların bölge gözetmeksizin 5. Bölge teşvik kapsamına alınıyor olmasıdır.
Oturumları  konularına göre ayıracak olursak:

AVRUPANIN GELECEĞİ
Birleşik Krallık büyükelçisi Türkiye’nin Davos’u olarak değerlendirdiği zirvede Türkçe konuşmasıyla herkesin beğenisini topladı. Birleşik Krallıkta yatırımların avantajlarından bahsederek kurumlar vergisi oranının %20’ye çekileceğini müjdesini verdi.

Dünyanın merkezi  olarak Türkiye’nin kabul görülme nedeni olarak;, 3-4 saatlik uçuş ile Londra, Dubai, Moskova, Brüksel gibi ticari ve siyasi birçok önemli başkente ulaşım gösterildi.
AB merkez bankasının bankaların adeta röntgenini çekerek yaklaşın 130 Avrupa bankalarını denetlediği finans konusundaki önemli bir gelişme oldu.

Avrupa’da çıkmayan bir krizin en çok Avrupa ülkelerini etkilediği, Avrupa siyasetinin ekonominin önünde yer aldığı, Türkiye’nin üyelik sürecinin hızlanacağı beklentisi, Türkiye ile AB’nin ihtiyaçlarının birbirlerine örtüştüğü, Euro’nun yoluna devam edeceği ve Türkiye’nin genç nüfusu, güvenlik ve enerji koridoru olması AB için avantaj olması öne çıkan sonuçlar oldu.

DİJİTAL ŞİRKET-YARININ ŞİRKETLERİ
Kobilerin ihracattaki paylarının%60 olmasına rağmen, teknoloji ve altyapı yatırımlarının %15’te kalması önem verilmesi gereken bir sonuçtu.
Çalışan mutluluğu konusunda;
Kültür ve değerlerin, İlerleme ve gelişme duygusunun, saygı görmenin, sorumluluk almaya yöneltmenin ve Kutlama yönetiminin önemli olduğu vurgulandı.
Teknolojik  sunumların,  gençlerin ilgi ve istekleri ile uyumlu olması şirketleri öne çıkaracak bir gerekçe olarak kabul edildi.

GLOBALLEŞEN TÜRK ŞİRKETLERİ
Türk şirketlerinin global marka olması uzun zamanlı bir süreç olsa da yurtdışında var olan bir markayı satın almak bu süreyi kısaltıyor.
Her şeyi yaparım demek milli zaafımız olarak yerini koruyor.
2002 yılına kadar ülkenin imaj ve itibarının zayıf olması Türk mallarının elde kalmasına yol açıyor olması da altı çizilen bir gerçekti.
Birçok işi Avrupa’dan öğrenmemize rağmen, onlara da Doğu ve Asya pazarını öğrettiğimizin de altı çizildi.

Bankacılığın küresel hareketlerin hep merkezinde olduğu, kendin yap ilkesinin ülkemizde geçerli olmadığı, küresel markaların yerel krizlerden etkilenmediği ve gerekli fon akışının sağlayabildiği gerçeği de görüşlerde kabul gördü.

TÜRKİYE’DE YATIRIM KONUSU
Türkiye’ye yatırımın temelinde yatırım teşvikleri, genç nüfus, siyasi istikrarın olduğu vurgusu önemliydi.

2020’den itibaren faaliyete geçecek nükleer enerji santrallerimizin yaklaşık 7 milyar$ enerji  faturamızdan düşüreceği projenin değerini ortaya koydu.
Türkiye’nin şuan Dünya yatırım ajansları birliği başkanlığını yürüttüğü bilgisi de gurur verici bir haberdi.

Türkiye’de ki  tüketim piyasasının büyüklüğünün yabancı şirketlerin iştahlarını kabarttığı, krizde ayakta kalan sektörlerin sanayi ve katma değeri yüksek  üretim yapan sektörlerin olduğu da önemli bilgiler oldu.

Yatırım için sektör seçiminde alt dalları ile yayılabilen sektörlerin seçilmesi gerektiği vurgulandı.  Otomotiv ve ICT gibi sektörler örnek olarak verildi.

Artık ülkemiz adına yapılan spekülatif risklerin ilgi görmediği vurgulandı.

Sürdürülebilir yatırımlar için enerji üretimi ve dağıtımının hayati önem taşıdığı, Türk şirketlerinin global marka olabilmeleri için içeride de güçlü olmaları, şirketlerin teknoloji operasyonlarının finans bölümünden bağımsız direk Ceo ya bağlı olması gerekliliği öne çıkan diğer konular oldu.

BÜYÜME STRATEJİLERİ
Politik istikrarın şart olduğu ilk öne çıkan konu oldu.

Yüksek cari açığın tehdit olduğu kadar bazı fırsatları da barındırdığı, bu fırsatların başında cari açığı kapatmaya yönelik katma değeri yüksek mallar üretmenin geldiği, bunların birincisi enerji ikincisi de kimya sektörünün olduğu önemli konular oldu.

GİRİŞİM 2023
Silikon vadisinde başarısızlıkların da değer gördüğü, yatırımcıların başarısızlık yaşamış girişimcileri tercih ettiği dikkate alınacak bir konuydu.

Bankaların sadece kredi veren değil, yeni teknolojileri ve gelişmeleri girişimciye anlatan bir kurum olması gerektiği dile getirilen diğer bir konuydu.

TÜRKİYE SENARYOLARI 
Yerli üretilen malların kullanılması markalarımızın globalleşmesine olumlu etkileyeceği belirtildi.
Dış politikanın her zaman ekonomiye olumlu katkısı olmuş, THY’nin Somali örneği çok anlamlıydı.

Dünyanın en büyük su kaynaklarının Afrika’da Sahra çölü altında olduğunu duyunca şaşırmamak elde değildi.
Türkiye’nin büyümesinin devam etmesi, bankacılık sektörünün sağlamlığı yatırımların gelmesinde etkili olmaya devam edecek olması önmeliydi.

Ve bir gerçek:
Türkiye’nin her yıl 1 milyon eğitimli işgücüne iş ortamı yaratabilmesi için %4,5 üzerinde büyümesi gerekiyor.

CHOBANI YOGHURT
Bir Türk girişimcini olan Hamdi Ulukaya’nın Kraft’tan satın aldığı yoğurt fabrikasını bir dev haline getirmesi büyük bir başarı hikayesiydi.
Hamdi Ulukaya;
Şirketlerin yazılı kurallar ile değil liderler ve davranışlar ile yönetildiğini, insanın yeteneklerini iş yapmaya başladığında keşfettiğini ve marka yaratmanın insan büyütmek gibi olduğunun altını çizdi.

MEHMET ŞİMŞEK
Maliye bakanımız son derece samimimi bir sunum gerçekleştirdi.
Siyasi istikrarın devam ettiğini,
Türkiye’nin performansının AB üzerinde olduğu,
Gelişmekte olan ülkeler için gelecek 10 yılın geçmiş 10 yıl kadar iyi geçmeyeceği,
AB’nin resesyondan çıkışının Türkiye’yi yukarı doğru çıkaracağını,
Geleceği belirleyen etkenlerin kurum kalitesi, demografik yapı ve verimliliğin olacağı,
Tahminlerin aksine Türkiye’de küresel yatırımcı sayısının 37000’e ulaştığını,
Yakın gelecekte gıda güvenliğinin önem kazanacağı ve ülkemizin bu konuda avantajlı olacağı samimi bir yaklaşımla anlattı.

Edinimleri ve sonuçları ile dolu dolu bir zirveye katılmış olmak gerçekten her yönüyle çok şeyler kazandırdı diyebilirim.
2015 zirvesi için mutlaka planlarınızı yapmanızı önemle tavsiye ediyorum.
Mutlaka orada olun.


Bahsetmeden geçemem çok enerjik ve dinamik bir sunucumuz vardı. Sevgili Ece VAHAPOĞLU.

1 yorum:

  1. Sevgili Kariyer Blog Yazarımız;

    Günümüzün en büyük sorunu işsizlik ve kariyerdeki yetersizliktir.

    İşte bu sorunları çözmek üzere yepyeni bir kariyer sitesi geliştirdik.

    İş Arama ve İş İlanına Yüksek Ücret Ödeme Devri Sona Eriyor !
    Çoğu işsiz yada işini değiştirmek isteyenler çeşitli kariyer sitelerinde saatlerce iş aramaktan, cv doldurmaktan ve yaptığı iş başvurularına cevap alamamaktan bıkmış durumdadır.

    Kariyer sitesi tekeli nedeniyle, İşverenler ise çok yüksek rakamlarda iş ilanı vermek zorunda kalmaktadır.

    İşte bu dertlere son veren yeni nesil kariyer sitesi http://www.kariyername.com yayın hayatına başladı...

    Sizi de sitemizde görmekten onur duyarız !

    YanıtlaSil